13 Nisan 2012 Cuma
David Guetta kimdir
üniversite sınavı ile ilgili de bir itirafım var, üşenip duruyorum. geçen birine söyledim. epey rahatladım.
üniversiteye hazırlandığım ilk sene dersane birincisi olduğum için odtü, itü gibi yerler yazmam isteniyordu. bursluydum üzerine. mecbur yazdım bunları. üçüncü tercih olarak istediğim okulu yazdım. dördüncü olası okulu ayrıldığım ilk sevgilim orada okuduğu için yazmadım. gerçi onunla değil aynı okulun, aynı şehrin havasını bile soluyamazdım. öyle bir dönem.
sınav zamanı geldi çattı. ben soruları yaptım, bitirdim. hesaplamalara geçtim. üçüncü tercihime girmek için silmem gereken soru, boş bırakacaklarım vs derken dedim kesin itü olmaz, rahat rahat girerim.
o sene öys puanlarında ciddi bir oynama oldu, öğrenci puanları hesaplanırken herkes beklediğinin 10 puan altında falan aldı. ve ben dördüncüyü yazsaydım girecekken yazmadığım için medarı iftahar öğrenci olarak ilk senemde kazanamadım. salaklığıma doymayayım. hocalarım soğukkanlı biri olduğumu, heyecan yapıp yanlış yapmama çok şaşırdıklarını söylediler. cevab veremedim. adamlara aşk hikayesi mi anlatsaydım?
ikinci senemde babamın başka bir arkadaşı yeni açılan bir dersane ile anlaşmıştı. beni de çağırdı, yine burslu olacaktım. ve elbette yine benden dersane birinciliğinin yanında ödtü, itü vs. bekliyorlardı. seçim zamanları geldi. bende kıvranmalar başladı. ben, oraya kaydettiren hocama mırıldamaya başladım ben aslında şu okul bık bık ne düşünüyorsunuz deyü deyü. adamcağız da büyük oğlunun girdiğini ama sekiz yıldır hala çıkamadığını söyledi. ben de içimden "onunla ben bir miyim hah hayt! ben isteyerek giriyorum, o kadar uzamaz, beş sene altı sene, bilemedin yedi..." diye geçirerek büyük lokma ye, büyük laf konuşma atasözümüze klip çektim. klibi sonraki yıllarda çektim. nasıl büyük konuştuysam, o okula girdim evet, ki ilk tercihimi o okul olarak yazmıştım, belamı da buldum. benim üçüncü senemde hocamın oğlu hala bitirmeye çalışıyordu. arkadaş olduk derken ben üzerine bir de projelerine laf sokuyordum. ne oldu? aynı onun kaderini paylaştım.
zaten sonra konuştuk ki murat onat konusunda da aynı kaderi paylaşmışız. bir gün çocuğun dolu bir şekilde "berte, bu murat onat ikimizde de ters tepti sanırım, bak bana hazırlık sınıfında kulağımdan çekip havada tokat atmıştı, şimdi grubum var, konser veriyoruz. sen desen öyle. demek ki adam müzik yeteneklerimiz konusunda gerçekten yanılmış, bize yanlış yapmış," demişliği vardır ki murat onat'ı tanıyanlar ona göre kimin müzik yeteneği olduğunu gayet iyi bilirler.
böyleyken böyle...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder