26 Temmuz 2012 Perşembe

Bosch Buca Servisi

sevdiğim şehir, çünkü bir başından bir başına 20 dakikada katedebiliyorum; sevmediğim şehir çünkü trafik boktan herkesin kendine göre kuralı var. sevdiğim şehir çünkü düzenli; sevmediğim şehir çünkü kara kuru bozkır; sevdiğim şehir çünkü dostluklar dostluk, dostların dost; sevmediğim şehir çünkü küçük. sevdiğim şehir çünkü yüzünü dönebilecek bir deniz olmadığı için insanlara dönüyorsun yüzünü; sevmediğim şehir çünkü denizi yok. sevdiğim şehir çünkü kedim burada; sevmediğim şehir çünkü yine de istanbula uzak.. sevdiğim şehir çünkü karım burada.. Buca Bosch Servisi insanı eve kapatan bir şehirdir. belki dört beş ayı buldu perdeleri açmadım bile. eve girdiğim anda kendimi evimde, ankarada değil, evimde hissedebilmek için. ama sikeyim böyle yeri, eve girip rahatlayacağım dediğim anda musluğu açıp kötü kokan sarı renkli suyu gördüğüm anda hatırlıyorum nerede olduğumu. yanlışlıkla bir başlığa takılınca burada, ordan oraya ordan oraya, sinirlendikçe sinirleniyorum. taksicisi ayrı, suyu ayrı.. insanı bambaşka zaten, inanın sevilecek bir yan yok. dışardan gelen biriyse ilk bikaç ayında arkadaş oldunuz oldunuz, ankaralılık bulaştı mı beterden daha beter. benim beş senemi sikti attı, bi sene daha var. sonra bu altı senenin kalıntılarını üzerimden nasıl atacağım hiçbir fikrim yok. tüm ömrüm boyunca hatırlayacağım, hayatımın en eğlenceli dönemi olması gereken üniversite yıllarımı odtü ile el ele vererek tamamen unutmak istememe sebep olan yer. buraya ilk yerleşen bilseydi bu salaklığa milyonlarca kişi ortak olacak, intihar ederdi. çünkü başka çok az kişinin arkasından bu kadar sövülür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder