Arçelik Servisi Gölcük

- taksiydi, taziye eviydi, telefondu, memati'nin çişiydi bokuydu, kapıdaki angut korumalardı hiç uğraşmayın. memati'yi aile babası yaptınız zaten. bebeği uğruna görevi aksattı, uçağın inişine yetişemedi. hah profesör oradan taksiye binmesin de cevat onu direkt havaalanından kaçırsın lan işte. abdülhey de "abi yerini tespit ettik, çok enteresan, havaalanının oralarda kameralara takılmış" desin polat abisine. memati de oradan takılsın peşlerine. nasıl olsa "havaalanı iki dakika usta". niye illa yolda taksiyi yakala, orada aptal bir değiş tokuş yap, onca tehlikeye rağmen taziye evine git, profesör çocuğu yatırmaya git, memati çişe git, yok profesör telefonla dışarı çık, kapıdaki iki yalı kazığı da dünyadan habersiz "valla bi arabaya bindi şööle gitti" falan de. çok saçma oluyor böyle yahu. ileride dvd yaparsanız deleted scenes diye koyun oraya ama dizinin aslına böyle saçmalıklar sokmayın. illa ki taziye evi sahnesi çekip müsteşara mesaj verdirtecekseniz ayrıca çekin, araya bir yere koyarsınız. Arçelik Servisi Gölcük - polat geçen sezonlardaki gibi köprüden roket atıp cevat'ı patlatmayı planlamıyorsa gidip havaalanında beklesin. köprüden neyi tespit etmeyi bekliyor? adam kendi arabasıyla veya gizlicene taksiyle gelse de elbet havaalanına gidiyor işte. orada beklesin. - polat sanayide cevat'ı tespit edip kovalamaya başladığında arabadan hiç inmesin, korumaların mermileri çıtınk çıtonk diye arabadan seksin, polat da cevat'ı arabayla yakalayıp silahı dayasın. ya da zırh olayının boku çıktı diyorsanız polat arabadan inip korumaları temizledikten sonra tekrar arabaya binip yine arabayla cevat'ı yakalasın. böylece arkadan biri kovalarken binilen arabanın çalışmaması, istop etmesi klişesi de yaşanmasın. şart değil öyle bir sahne. heyecanlı değil saçma oluyor.