ha işin şu boyutu da var, okan bayülgen gerçek anlamda özgürlükçülük açısından ne kadar samimi? kaç kez bu ülkenin demokratikleşmesi uğruna kendi kitlesini dahi umursamadan bir iş yapmış, bunu da düşünmek lazım. okan bayülgen'in internet sansürüne karşı duruşu kitlesinden gram ödün vermesini sağlamaz. ama türkiye'nin demokratikleşmesi konusunda kaç kez çarpıcı laf etmiş? (kürt meselesi, sendikal haklar, seçim barajı vs., örnekler çoğaltılabilir) ki bunları da geçtim, burada 90lar programı yapıp oraya ahmet kaya ve hatta cem karaca'yı koymaktan çekinen bir adamdan bahsediyoruz. programında telefon bağlantısında uğur mumcu'yu anan bir izleyenine "burası anma yeri değil" cevabını verecek kadar siyasi meseleler karşısında ürkek duruş sergileyen bir zattan bahsediyoruz.
her neyse, hepsini geçtim, derdim okan bayülgen eleştirisi yapmak da değil esasen. ancak kimi fan'larının çıkıp burada "gerçek anarşist ve özgürlükçü" dedikleri adamın hayatı boyunca piyasa elemanları ve kadınları programına çağırıp, çoğunlukla kadın olanlarının salak olduğunu topluma gösterip taşak yapmaktan başka bir aktivitesi olmadığını hatırlatmak lazım. okan bayülgen'in türkiye'nin demokratikleşmesi konusunda gerçek anlamda pek bir emeği geçmemiştir, bunu söylemek lazım sanırım. medyada ciddi anlamda siyasi bir vasfı olan tek adamın bu abimiz olduğunu sandıkça, bunu sanan gençlerle gerçek anlamda ortak bir politik bilince sahip olabileceğimizi sanmıyorum. çünkü her şeye rağmen bu topraklardan medyada kendine çokça yer bulan bir ahmet kaya geçti.
son olarak ufak bir uyarı yapayım. türkiye'de gerçekleşecek bir devrim hayalinin başrolünde okan bayülgen'i oynatabilecek kadar uçmayın abiler. hayır böyle uçanlar var. şaşkınlık içindeyim yemin ederim. yazıktır.
ekleme: "e bu adam senin burada saydıklarının hiçbirini yapmak zorunda değil ki?"
bu lafa diyecek hiçbir şeyim yok bilader. esasen bunları yapsın da demiyorum ben. bu adama bu fonksiyonları ben yüklemedim zaten, olay orada.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder